TELKODER: “Türkiye’de var olan veri merkezi alanı büyüklüğünü, dünya standartlarına ulaştırmak için 4,3 kat büyütmeliyiz. Türkiye kendi verilerini kendi topraklarında barındıran, bölgesine içerik sağlayan bölgesel bir güç olabilir”
TELKODER, önemi her geçen gün katlanarak artan veri merkezlerinin ülkemizde karşılaştığı sorunları ve bu sorunlar için çözüm önerilerini hazırladığı “Veri Merkezi İşletmeciliği Raporu” ile ortaya koydu. Veri merkezlerinin dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla büyüdüğünün belirtildiği raporda, hiçbir devlet teşviği olmaması ve yüksek vergi rejimine rağmen 2012-2013 yıllarında Türkiye’de veri merkezi sektörünün ortalama %26,58 oranında büyüdüğü dile getirildi. Türkiye’deki veri merkezi tesis büyüklüğünün 70.000 metre kare, sunucuların yer aldığı alanının 12.000 m2 olduğunu, dünya ortalamasına ulaşabilmesi için 4,3 kat artırılması gerektiğinin ifade edildiği raporda, Türkiye’de en azından bir adet İnternet Değişim Noktası kurulması gerektiğine dikkat çekildi.
TELKODER, önemi her geçen gün katlanarak artan veri merkezlerinin ve bu alanda faaliyet gösteren işletmecilerin ülkemizdeki mevcut durumunu, karşılaştığı sorunları ve bu sorunlar için çözüm önerilerini, hazırladığı “Veri Merkezi İşletmeciliği Raporu” ile ortaya koydu. Raporda, veri merkezlerinin ülkemizde tam anlamıyla ifade edildiği herhangi bir yasal mevzuatın bulunmadığına özellikle dikkat çekildi. Dünya genelinde veri merkezi işletmecilerinin sahip oldukları ekonomik teşvikler ve ağ altyapı kalitesine Türkiye’deki işletmecilerin sahip olmadığının vurgulandığı raporda bölgesel bir İnternet Değişim Noktası gibi imkânların da olmadığı dile getirildi.
Kalkınma Bakanlığı tarafından Aralık 2014’te yayınlanan “2015-2018 Bilgi Toplumu Stratejisi ve Eylem Planı”nda veri merkezlerinin öneminin devlet tarafından da dile getirildiğinin belirtildiği “Veri Merkezi İşletmeciliği Raporu”nda özel şirketlerin ya da kamunun verilerinin Türkiye’de tutulması hatta diğer ülkelerin verilerinin de ülkemizde depolanmasının her yönden artı bir katma değer, gelişmişlik ve güç göstergesi olduğu vurgulanıyor.
Türkiye, Kongo ile Birlikte Veri Merkezlerine En Çok Vergi Uygulayan İki Ülkeden Biri
Veri merkezlerinin Türkiye’deki öneminin dünyada da olduğu gibi gün geçtikçe katlanarak arttığının belirtildiği raporda, hiçbir devlet teşviği olmaması ve yüksek vergi rejimine rağmen 2012-2013 yıllarında Türkiye’de veri merkezi sektörünün ortalama %26,58 oranında büyüdüğü ortaya kondu. Ayrıca Türkiye’nin 2011 yılında sunucuların yer aldığı alan bazında %60 büyüme hızıyla dünyada ilk sırayı aldığı, 2012 yılında ise bu alanın %22 arttığı ifade edildi. Raporda, OECD verilerine göre ülkelerin bilgi ve iletişim teknolojileri hizmetlerine uyguladıkları vergi bakımından Türkiye’nin Kongo ile birlikte %25’in üzerinde vergi uygulayan iki ülkeden biri olduğu da vurgulandı.
Türkiye’de kullanılan veri merkezi tesis alanının yaklaşık 70.000 m2, sunucuların yer aldığı alanın ise yaklaşık 12.000 m2 olduğunu belirten TELKODER raporunda, Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla ile toplam veri merkezi alanı oranlandığında ülkemizin dünya ortalamasından çok geride kaldığı ortaya konuldu. Türkiye’nin dünya ortalamasında bir veri merkezi alanına sahip olması için bu büyüklüklerin 4,3 kat artırılarak tesis alanının 300.000 m2, sunucuların yer aldığı alanın ise 51.000 m2 olması gerektiği dile getirildi.
Mevcut fiber hatların yaygınlığının hızla arttırılması gerektiği vurgulanan raporda, Ülkemizdeki fiber ve aydınlatılmamış fiber kullanım ücretlerinin düşürülmesi gerektiği, Orta Asya’da yaşayan yaklaşık 280 milyon insanın internet trafiğinin coğrafi kavşak noktası olan Türkiye’den geçmesi yerine, yapılamayan fiber optik yatırımlar yüzünden balkanlar üzerinden gerçekleştiği ve Bulgaristan’dan Avrupa’ya ulaştığı belirtildi.
TELKODER bünyesinde yer alan Radore, Natro, Sadece Hosting, İşnet, Grid Telekom, Teletek, Superonline, Vodafone Net ve Med Nautilus gibi şirketlerin yetkililerinin yer aldığı komisyon tarafından hazırlanan raporda veri merkezi sektörünün önünde duran en büyük üç engel, “eksik düzenlemeler, yüksek vergi rejimi ve yetersiz ağ altyapısı” şeklinde belirlendi. Sektörün karşılaştığı engelleri ortadan kaldırmak için ise öncelikle kanunlarda “Veri Merkezi İşletmecisi” tanımının yapılmasının ve bu yönde hukuki düzenlemelerin tamamlanmasının gerektiğinin belirtildiği raporda, ağ altyapısı kalitesinin artırılması için fiber yatırımların engellenmemesi ve sektörün üzerinde yük olan yüksek vergi politikasının kaldırılması gerektiği ifade edildi.
Türkiye’de En Az Bir Adet İnternet Değişim Noktası Olmalı
Getirilen önerilerin yanı sıra Türkiye’de en azından bir adet İnternet Değişim Noktası (İDN) bulunması ve bölgesel bir İDN merkezi haline gelebilmesi için çalışmaların yapılması tavsiye edilerek, bu durum gerçekleştiği takdirde ekonomiye çok büyük katkılarının olacağı ve siber güvenlik gibi çok önemli bir konuda ülkemize fayda sağlayabileceğine dikkat çekildi.
TELKODER Veri Merkezi Komisyonu Başkanı İlyas Turgut, yaptığı açıklamada, “Gerekli hukuki ve mali düzenlemelerin yapılıp, altyapı imkânlarının önünün açılması sadece veri merkezi sektörünün değil buna bağlı yüzlerce sektörün kalkınması anlamına geliyor. Mevcut sorunların ortadan kaldırılmasıyla Türkiye, veri merkezi yatırımları için önemli bir çekim noktası haline gelip, içeriklerini kendi topraklarında barındıran, dışarıdan içerik alan bir ülke konumuna gelecektir. Bunun yanı sıra yetişmiş personel istihdamı ile birlikte ekonomik kalkınma da sağlanacaktır. TELKODER olarak dile getirdiğimiz önerilerin gerçekleşmemesi halinde ise hem ülkemiz hem bu sahada faaliyet gösteren işletmelerimiz çok büyük kayıplar yaşayacaktır. Bu kayıplar sadece maddi kayıplar olmanın dışında yetişmiş personel kaybı, Türkiye’nin ve internet trafiğini taşıdığımız ülkelerin içeriklerinin de kaybı olacaktır.” şeklinde konuştu.