Romantik Kimlik Avı Saldırıları Yükselişte: Kalbinizle Birlikte Paranızı da Kaptırmayın

Kaspersky Lab uzmanları, Sevgililer Günü öncesinde çeşitli romantik hediyelik eşya teklifleriyle gerçekleştirilen kimlik avı saldırılarında büyük bir artış tespit etti. Kullanıcılar Şubat ayının ilk yarısında romantizm temalı dolandırıcılık sitelerinin tuzağına düşüyor. Tespit edilen ve engellenen giriş denemelerinin sayısının geçtiğimiz yıl aynı döneme göre iki kattan fazla artmış olması, dolandırıcıların hırsızlık için her zaman yeni bir yol aradığını gösteriyor.

İnternet kullanıcılarını kandırmak için kullanılan en popüler ve kolay sosyal mühendislik yöntemlerinin başında kimlik avı saldırıları geliyor. Bu dolandırıcılık türünde suçlular kullanıcıları kandırarak kimlik bilgilerini, parolalarını, kredi kartı numaralarını, banka hesap detaylarını ve finansal açıdan önemi diğer bilgiler çalabiliyor. Kimlik avı e-postaları ve web siteleri genellikle hakiki web sitelerine benziyor. Bu şekilde kullanıcılar herhangi bir amaçla kişisel bilgilerini siteye girmeye ikna oluyor. Bu saldırılarda genellikle büyük bir spor etkinliği veya önemli günler gibi gündemde olan konulardan yararlanılıyor. Sevgililer Günü de bir istisna değil.

Kaspersky Lab çözümleri tarafından dolandırıcılık sitelerine yönelik tespit edilen ve engellenen giriş denemelerinin sayısı Şubat 2018’in ilk yarısında 2 milyonun üzerindeyken, bu yıl aynı dönemde 4,3 milyona çıktı. Toplanan istatistiklere göre bu saldırılardan en çok etkilenen ülkeler Brezilya (toplam tespitlerin %6,4’ünden fazlası), Portekiz (%5,8’den fazla) ve Venezuela (%5,5) oldu. Bunları Yunanistan (%5,3) ve İspanya (%5,1) takip etti.

Gönderilen e-postalar ayrıntılı incelendiğinde dolandırıcıların hediyelik eşyalar ve performans artırıcı ilaçlar için ön sipariş fırsatlarıyla kullanıcıları kandırdığı ortaya çıktı. Ön sipariş vermek isteyen kullanıcılardan kimlik bilgilerini vermeleri isteniyor. Bu bulgular Kaspersky Lab’ın yaptığı araştırmada ulaştığı, söz konusu aşk olunca insanların dikkatli olmayı bıraktığı sonucunu da yeniden doğruluyor.

Kaspersky Lab Kıdemli Web İçerik Analisti Andrey Kostin, “Araştırmamız önemli spor etkinliklerinden, sahte poliçelerden ve romantik içeriklerden yararlanan kimlik avı saldırıları arasında hiçbir fark olmadığını gösteriyor. Hepsi kullanıcıların heyecan, stres veya aşk gibi duygularını tetiklemeyi hedefliyor. Siber dolandırıcıların elinde her şey bir silaha dönüşebiliyor. Tespit edilen yükseliş, sevdiklerimize çiçek alırken bile her zaman dikkatli olmamız gerektiğini gösteriyor.” dedi.

Güvende kalmanız için Kaspersky Lab şunları tavsiye ediyor:

  • Kimlik avı saldırısı düzenleyenler genellikle kullanıcıların duygularından yararlanır. Buna ilişki ve aşk ile bağlantılı olanlar da dahildir. Romantik beklentilerinizden yararlanmak isteyen dolandırıcılarla karşı karşıya olduğunuzu gösteren işaretler arasında, hemen harekete geçmeniz istenmesi, çok kişisel ve konuyla alakalı olmayan bilgiler istenmesi ve gerçek olamayacak kadar iyi teklifler sunulması yer alır.
  • ‘Tek seferlik’ teklifler veya ücretsiz çeşitli ürünler sunan e-postalara özellikle dikkat edin. E-postalar bilmediğiniz insanlardan veya kurumlardan ya da şüpheli veya alışılmadık adreslerden geliyorsa açmadan önce bir kez daha düşünün. Gerçek olduğundan emin olmadığınız ve ‘https’ ile başlamayan bağlantılara tıklamayın. Özellikle kişisel veya finansal bilgiler istendiğinde buna dikkat edin.
  • İnternet üzerinden yapacağınız alışverişler, örneğin çiçek almak veya rezervasyon yapmak için, kısıtlı limite sahip ayrı bir banka kartı kullanın. Bu şekilde, banka bilgileriniz çalınırsa çok daha ciddi bir finansal kayıptan kurtulabilirsiniz.
  • Kaspersky Security Cloud gibi, kimlik avı ile mücadele etme ve güvenli ödeme özelliklerine sahip, güvenilir bir güvenlik çözümü kullanın.

Acer Yeni Swift 7 ile İnceliği Yeniden Tanımlıyor

Modern profesyoneller için tasarlanmış mühendislik harikası yeni Acer Swift 7; üretkenliği, taşınabilirliği ve 4G LTE aracılığıyla kesintisiz bağlanabilirliği bir arada sunuyor

  • Üstün detaylar ve işçilikle donatılmış yeni Acer Swift 7 (SF714-51T), dizüstü bilgisayarı 1cm’den ince.
  • Güçlü Intel® Core işlemciler ve ışık hızındaki, dahili Intel® XMM 4G LTE bağlanabilirliği, kullanıcıların üretkenliğini ve kesintisiz bağlantısını sürdürüyor

Yalnızca 8,98 mm inceliğe sahip yeni Acer Swift 7, Windows 10 işletim sistemine ve kesintisiz bağlanabilirliğe sahip bir kişisel bilgisayar. Swift 7, güçlü bir Intel® Core i7 işlemciyi, tüm gün süren pil ömrünü ve kişisel ve güvenli bir 4G LTE bağlantısını bir araya getiren kolay taşınabilir tasarımıyla öne çıkıyor. Özellikle gün içinde mobil halde olan profesyoneller için ideal olan Swift 7’nin satış fiyatı ise 9.499 TL.

Swift 7 ile daima bağlantıda kalın

Acer Swift 7’nin benzersiz ince tasarımı, sunduğu yeni özelliklerin yalnızca biri. Baş döndürücü bir hıza sahip dahili Intel XMM 4G LTE modemi, kullanıcıların üretken ve daima bağlantıda kalmasını sağlarken, özellikle hareket halinde yaşanan can sıkıcı kablosuz bağlantı sorunlarını ortadan kaldırmayı dileyen profesyoneller için kullanışlı bir özellik sunuyor. Böylece kullanıcılar ellerindeki işe odaklanabiliyor.

Swift 7’de, Nano SIM kart girişine ek olarak eSIM profillerinin indirilmesine ve aktivasyonuna olanak tanıyan eSIM teknolojisi de bulunuyor. 2×2 MIMO’ya sahip 802.11ac kablosuz özelliği, ofis ya da ev ağına güvenilir ve hızlı bağlantılar sağlıyor.

Hem şık hem güçlü!

Intel® Core i7 işlemciyle desteklenen Swift 7, inanılmaz bir performans, kusursuz bir Windows 10 deneyimi ve 10 saate kadar[1] pil ömrü sağlıyor. 256 GB’lık PCIe SSD depolama özelliği en önemli dosyaların kullanıcıların parmak uçlarında tutulması için bolca alan sunarken 8 GB’lık bellek de çoklu görevlerin akıcı ve duyarlı kalmasını sağlıyor. Parmak izi okuyucusu ile Windows Hello aracılığıyla parolaya gerek kalmadan daha güvenli bir şekilde giriş yapılmasına olanak tanıyor.

Swift 7’nin alüminyum gövdesi, şık ve sofistike bir tasarım arayan modern profesyoneller için mükemmel. 14 inç’e çıkarılmış yeni yüksek çözünürlüklü ekranı, Full HD IPS[2]görüntü kalitesine, her açıdan canlı berraklık için Acer Color Intelligence™ özelliğine ve Corning® Gorilla® Glass NBT™ dokunmatik ekran ile dokunmatik yüzeye sahip. Arka ışıklandırmalı klavyesi ise uluslararası uçuşlar ve tren yolculukları gibi az ışıklı koşullarda klavyede yazı yazmayı daha önce olmadığı kadar kolay hale getiren Acer Swift 7’nin satış fiyatı ise 9.499 TL.


[1] Listelenen pil ömrü, kablosuz özelliği açıkken yapılan MobileMark 2014® üretkenlik modu testine dayalıdır. MobileMark 2014 testinin ayrıntıları www.bapco.com adresinde mevcuttur. Pil ömrü derecesi, yalnızca karşılaştırma amaçlıdır. Gerçek pil ömrü, model, konfigürasyon, uygulama, güç yönetimi ayarları, çalıştırma koşulları ve kullanılan özelliklere göre değişiklik gösterir. Pillerin maksimum kapasitesi, zaman ve kullanımla azalır.

[2] Burada atıf yapılan tüm markalar ve ürün adları, kendi şirketlerinin ticari markalarıdır ve yalnızca ürünleri açıklamak ya da tanımlamak amacıyla kullanılmıştır.

Kaspersky Lab: Her on kişiden biri kripto para ile alışveriş yapıyor

Genellikle bilgisayar uzmanlarının veya çabucak para kazanmak isteyen kişilerin ilgilendiği düşünülen kripto para birimleri popüler bir ödeme yöntemine dönüştü. Kaspersky Lab tarafından yayınlanan son rapor her on kişiden birinin (%13) kripto parayla bir şeyler satın aldığını gösterdi. Ancak, kripto para alım satım merkezlerini hedef alan ve yatırımcılara saldırmak için eski tehditleri yeniden düzenleyen siber suçlular da bu trendi takip ediyor. Siber suçlular bu paralara erişmek için karmaşık yöntemler kullandıkça, insanlar bu korumasız teknolojide saklanan birikimlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalıyor.

Kripto para birimleriyle ödeme kabul eden işletme sayısı her geçen gün artıyor. Çeşitli perakende mağazalar ve restoranlar da bu şekilde ödeme almaya başladı. Fiyatlar düşmeye devam ederken bazı önde gelen spor kulüpleri bile kripto para alım satım merkezleriyle iş birliği yapmayı tercih ediyorlar. İnsanların kripto paraları yatırım ve harcama için kullanmaya ilgi göstermesi, bunların kripto para cüzdanlarından, güvenli olmayan alım satım merkezlerinden ve ICO’lardan (Initial Coin Offering – İlk Para Arzı) çalınma riskini artırıyor. Toplam 530 milyon dolar değerinde dijital paranın çalındığı yüksek profilli vakalar da yaşandı.

Tehdit grupları kripto para cüzdanları, kripto para alım satım merkezleri ve ICO’lardan para çalmak için çok çeşitli yöntemler kullanabiliyor. Dört buçuk yıl önce Bitfinex’teki ayrılmış müşteri cüzdanlarından 120.000 bitcoin çalınması ve 2018’de Coinhack’e düzenlenen saldırıyla 530 milyon doların kaybolması gibi yüksek profilli vakalar, bu alım satım merkezlerinin güvensizliğini ve siber suçluların bunlara ne kadar kolay bir şekilde erişip onarılamaz zararlar verebildiğini gösteriyor. Bir kripto para alım satım merkezindeki tüm para çalındığında, merkez tamamen kapanıyor ve yatırımcılar hiçbir şey alamıyor.

ICO’lar da özellikle büyük risk taşıyor çünkü bunları kuranların genellikle siber güvenlik geçmişi veya tecrübesi olmuyor. Bir vaka yaşandığında paraları korumaları ve etkili bir şekilde müdahale etmeleri mümkün olmuyor. Kripto para pazarı halen bir düzene oturtulmuş değil ve hiçbir risk değerlendirmesi yapılmıyor.

Kaspersky Lab Gelişme Merkezi Doğrulama Bölümü Lideri Vitaly Mzokov, “Kripto para birimi fiyatları düşmüş olsa da tüketiciler dijital işlemlere büyük ilgi gösteriyor. Yaptığımız araştırmada, şaşırtıcı bir şekilde insanların %13’ünün kripto para birimlerini bir ödeme yöntemi olarak kullandığını gördük. Ancak bu çevrim içi işlemler henüz daha olgunlaşmadığından bazı büyük tehlikeler de içeriyorlar. Paralar güvene alınmadığı takdirde tüketiciler finansal açıdan yıkıcı sonuçlarla karşı karşıya kalabilir. Tehdit gruplarının saldırıları giderek daha karmaşık hale geliyor. Ana hedef olan kripto para alım satım merkezleri ve ICO’lar siber güvenlik önlemleri almıyor, bu da siber suçluların para çalmasını kolaylaştırıyor. Dikkatli olmanın yerini alabilecek bir önlem de yok. Eğer bir şey şüpheli gözüküyorsa ona yatırım yapmayın.” dedi.

Kripto paralara yatırım yapan fakat güvenlik nedeniyle kripto para alım satım merkezlerinde para saklamayanlar şu zorluklar ve rahatsızlıklarla karşılaşabilir:

  • Alım satım merkezleri para çekmek için genellikle hizmet bedeli alır.
  • Kullanıcılar paralarını almayı tercih ederse fiyat değişimlerine hızlı tepki veremezler.
  • Bilinmeyen kaynakların itibari parayla yaptığı çeşitli işlemler devletin denetim kurumlarının dikkatini çekebilir.

Kaspersky Lab, kripto paraları yatırım ve ödeme amaçlı kullanmaya devam etmek isteyenlere şunları öneriyor:

  • Dijital cüzdanların adreslerini her zaman doğrulayın, internet bankası veya dijital cüzdana verilen bağlantıları tıklamayın
  • Kripto paralar için donanım tabanlı cüzdanlar kullanın
  • Bir işlem yapmadan önce alıcının adresini, gönderilen miktarı ve ilgili bedeli iki defa kontrol edin.
  • Parolanızı kaybeder veya unutursanız kripto cüzdanınızı kurtarmanızı sağlayacak bir hatırlatıcı ifade belirleyin.
  • Kripto cüzdanlara ve kripto para alım satım merkezlerine erişmek için kullandığınız cihazları korumak için Kaspersky Internet Security gibi yüksek kaliteli güvenlik çözümleri kullanın.

Kaspersky Lab kripto para birimlerinin ve ICO’ların geleceğini güvene almak için etkin bir şekilde çalışıyor. Şirket, Avusturya merkezli bir kripto para alım satım yazılımı sağlayıcısı olan Merkeleon’un potansiyel tehditlere karşı korunduğundan emin olmak için bir siber güvenlik denetimi gerçekleştirmişti.

Tüketicilerin dijital ödemeler hakkında neler düşündüğü hakkında daha fazla bilgi edinmek için şu adresi ziyaret edebilirsiniz: https://www.kaspersky.com/blog/money-report-2018/

Şık Tasarımıyla Göz Dolduran Acer Swift 3 ile Sevginizi Yansıtın

Sevgiler gününde hem kullanışlı hem de şık bir hediye arayışında olanlar için teknoloji devi Acer mükemmel bir seçenek sunuyor: Acer Swift 3. 10 saate varan pil ömrü ile sevgilinizi “şarjım bitiyor” derdinden kurtaracak olan dizüstü bilgisayar, özellikle sık seyahat etmeyi ya da gün içinde mobil olmayı sevenlerin vazgeçilmezi olacak.

1,80 kg ağırlığıyla her yere kolayca taşınabilen Swift 3, 10 saate varan pil ömrü, ultra ince, şık metal tasarımı ve 6,3 mm inceliğindeki çerçevesi ile dikkat çekiyor.

8. Nesil Intel® Core™ i5 işlemcisi, 2 GB belleğe sahip NVIDIA® GeForce® MX150 ekran kartı, 256 GB SSD depolama kapasitesi, 4 GB DDR4 belleği ile gün boyu performanstan ödün vermeden çalışmanızı sağlıyor. 15,6 inç Full HD (1920×1080) görüntü kalitesine sahip LCD ekranı ve canlı renkler sunan IPS teknolojisi, arka aydınlatmalı klavyesi, karmaşık şifreleri hatırlama derdinden kurtaran parmak izi okuyucusu gibi birçok özelliği ile birlikte geliyor.

Windows 10 Home işletim sistemine sahip Acer Swift 3, 2 adet hoparlörü ve stereo ses modunun yanı sıra, HDMI, USB 2.0, USB 3.0 (2 adet) ve USB 3.1 Type-C bağlantı noktalarına da sahip. USB 3.1 Type-C, küçük ve iki taraflı kullanıma da uygun tasarımı sayesinde “bağlantı cihazını ters taktım” endişesine son verirken güç aktarımını da kolaylaştırıyor, USB 3.0 ise uyku modunda şarj işlemini destekliyor.

Sevgilisini hem kullanışlı hem de zarif bir hediye ile sevindirmek isteyenler için ideal olan Acer Swift 3 (SF315-52G) 4.499 TL’den satışa sunuluyor.

Kaspersky Lab yeni otomatik eğitim platformu ile güvenlik farkındalığını artırıyor

2017 yılında Türkiye’deki şirketlerin %52’si, BT güvenliği stratejilerindeki zayıf halkanın çalışanların dikkatsiz davranışları olduğunu dile getirdi.[1] Çalışanlara eğitim vermek siber güvenlik vakalarını azaltmak için önemli bir yol fakat çoğu BT departmanı bunun için en verimli yaklaşımı bulmakta zorlanıyor. Şirketlerin bu sorunu çözmelerine yardımcı olmak isteyen Kaspersky Lab, çalışanların en son bilgi ve becerilerle donatılmasını kolaylaştırmak için Otomatik Güvenlik Farkındalığı Plaftormunu geliştirdi. Bu çevrim içi hizmet; mikro öğrenim, farklı ders biçimleri ve sürekli destek ile eğitimleri daha verimli hale getirerek şirketlere çalışanlarının siber güvenlik farkındalığını artırma konusunda yardım etmeyi hedefliyor.

Kaspersky Automated Security Awareness Platform (ASAP), her ölçekten şirket için siber güvenlik farkındalığı eğitimlerini otomatik hale getiren, web tabanlı yeni bir öğrenim sistemi. Çalışanların siber güvenlik ile ilgili bilgi ve becerilerini artırmalarına yardımcı olan platformda her ders 10 dakika içinde tamamlanıyor. ASAP, basitten gelişmişe kadar tüm risk düzeylerindeki çalışanların kendi istedikleri hızda gelişmesine izin veren otomatik bir öğrenim yolu ile siber tehditlerden daha iyi korunmaları için kullanılabiliyor.

Mikro öğrenim ve destek ile güçlü siber koruma becerileri

Çalışanların eğitim sürecine katılmalarını ve kişisel siber farkındalıklarını artırmalarını sağlamak için platformda şu temel yaklaşımlara yer veriliyor:

  • Hedefli eğitim: Platformda farklı profillere uygun, başlangıçtan gelişmişe kadar değişen düzeylerdeki eğitimlerle 350’nin üzerinde beceriyi güçlendirecek özel alıştırmalar bulunuyor. Örneğin bir çalışanın yalnızca siber güvenlik hakkında temel bilgi alması gerekebiliyor. Bu da ‘başlangıç’ düzeyindeki eğitimlerle birkaç ay içinde tamamlanabiliyor. Ancak, gizli bilgilere erişebilen kıdemli bir yöneticinin tüm departmanda veriyi nasıl güvende tutacağını bilmesi gerekiyor. Böyle bir durumda daha yüksek düzey siber güvenlik bilgisine ihtiyaç duyuluyor. Bunun için daha gelişmiş düzeyde eğitim almak uygun oluyor.
  • Mikro öğrenim ve birden fazla model: Psikolojik ve eğitimsel çalışmalara dayanan metotlarla hazırlanan derslerin süresi 2 ile 10 dakika arasında değişiyor. İnsan belleğinin özel durumları da göz önünde bulundurulduğunda, yapılan tekrarlar güçlü beceriler elde etmeye ve edinilen bilgilerin unutulmasını engellemeye yardımcı oluyor.
  • Oyunlaştırma ve gerçek hayatla bağlantı: Etkileşimli eğitim gerçek yaşantıda karşılaşılabilecek durumları içeriyor. Becerilerin kolay edinilebilmesi için eğitimlerde kullanıcıların ilgilendiği konulara odaklanılıyor ve siber güvenliğin kişisel olarak da ne kadar önemli olduğu vurgulanıyor.

Kaspersky Automated Security Awareness Platform şirketlerin ölçülebilir hedefler koymasına ve bunları çevrim içi arayüzden net bir şekilde takip etmesine olanak tanıyor. Kolay raporlama sayesinde yönetim ekibi gerektiğinde güncellemelere ve faaliyet raporlarına erişebiliyor.

Esnek uyum: Kurumsal düzeyde ölçeklenebilirlik

Kaspersky Automated Security Awareness Platform için esnek lisans modelinde aylık abonelik planı bulunuyor. Böylece her ölçekten şirket bu etkili eğitim platformuna erişebiliyor. Platformda ayrıca, yönetilen hizmet sağlayıcılar (MSP) için tasarlanan işlevler ve çoklu müşteri mimarisi de bulunuyor. 2019’un ikinci yarısında kurumsal şirketlere yönelik özellikler de platforma eklenecek. Bunlar arasında özelleştirme seçenekleri, AD (Active Directory) entegrasyonu ile şirket dizininden kullanıcı listesini çekebilme ve özel buluta kurulum gibi özellikler yer alacak.

Kaspersky Lab Güvenlik Eğitimi Programı Yöneticisi Slava Brolin, “Şirketlerin farklı çalışan gruplarında güvenlik yetkinliği düzeylerini dengelemelerine yardımcı olacak, yönetimi kolay bir web tabanlı araç geliştirmeyi amaçladık. Mikro öğrenim yaklaşımı ve otomatik eğitim yollarıyla, çalışanların kolaylıkla yeni beceriler edinmesini sağlamayı ve bunların unutulmasını engellemeyi umuyoruz. Bu yaklaşım özellikle, etkili bir güvenlik farkındalığı programı yürütmek için deneyimli çalışanlara veya kaynaklara sahip olmayan küçük işletmelerin işine yarayacak.” dedi.

Platform; İngilizce, Almanca, İtalyanca, Rusça, Fransızca ve İspanyolca dillerinde sunuluyor. Arapça ve Hollandaca dilleri de 2019 içinde sunulacak.

Kaspersky ASAP hakkında daha fazla bilgi edinmek için https://www.kaspersky.com.tr/small-to-medium-business-security/security-awareness-platform adresini ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca eğitici video ve tanıtım videosunun (https://youtu.be/V7sJlv0Cefg) yanı sıra Parola Güvenliği (https://youtu.be/CPGRxXIDBo8) ve Fidye Yazılımlarından korunma (https://www.kaspersky.com/ransomware) hakkındaki ders videolarını da izleyebilirsiniz.

Paymes %5500 Büyüdü ve 400.000 Kullanıcıya Ulaştı

Sosyal ticaret için güvenli ödeme hizmeti sunan Paymes, kurulduğu 2017 yılından bu yana %5500 büyüdüğünü açıkladı. 2019 Şubat ayı itibariyle 400.000’i aşkın kullanıcıya ulaşan Paymes; Facebook, Instagram, WhatsApp, Etsy, Telegram, Messenger, Twitter, Letgo ve SMS olmak üzere 9 platformdan ödeme alınmasını sağlıyor. Sosyal ticaretin lider ödeme şirketi şu anda aylık bazda %145 ile büyümesini sürdürüyor. Bu büyüme oranını global operasyonları da hayata geçirerek dolar bazında 10 katına çıkarmak istediklerini aktaran Paym.es Kurucu Ortağı Sabrican Zaim 2019 sonunda İstanbul, Bakü ve yakın zamanda açacakları Bahreyn ofisleri de dahil olmak üzere 30 çalışana ulaşarak ekiplerini genişleteceklerini de sözlerine ekliyor.

Dünyanın chatbot tabanlı tek ödeme sistemi Paymes, 2 yıllık süreci kapsayan performans değerlendirmesini yayınladı. 2017 yılında kurulan şirket bu süreçte %5500 büyüyerek 400.000’in üzerinde kullanıcıya ulaşırken, Facebook üzerinde en çok kullanılan ödeme uygulaması olmasıyla da dikkat çekiyor. Uygulama üzerinden dakikada 1,2 ödeme linki oluşturuluyor, bu oran Paymes’in Türkiye’de sosyal medya üzerinden yapılan alışverişlerde en hızlı ödeme yöntemi olduğunu gösteriyor.

Paymes linkiyle satılan en ilginç ürünler çiğköfte bayiliği, midye dolma

İki yıl içerisinde Paymes sistemi üzerinden işlem bazlı bilgilerin de paylaşıldığı açıklamada önemli ve dikkat çekici noktalar bulunuyor. 25-50 yaş kitlesinin yoğun kullandığı Paymes’in kadın kullanıcı oranı %58 ve erkek kullanıcı oranı %42 iken uygulama Türkiye genelinde 63 ilde kullanılıyor. Paymes üzerinden en çok satış yapılan illerin başında ise İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya ve Adana geliyor. Paymes aracılığıyla sosyal medya üzerinden yapılan alışveriş ödemelerinin %13’ü taksit seçeneği ile gerçekleştirilirken en çok satılan ürün ve hizmetlerin; giyim, takı tasarımı, el yapımı oyuncak, yaşam koçluğu, ayakkabı, butik kurabiye, düğün organizasyonu, düğün aksesuar tasarımları, deri aksesuarlar ve dijital ürün/yazılım olduğu görülüyor. Çiğköfte bayiliği ve midye dolma ise Paymes linkiyle satılan en ilginç ürünler olarak karşımıza çıkıyor.

Etsy entegrasyonu ile e-İhracatı destekliyor

Paymes el yapımı, tasarım ve vintage ürünlerin satıldığı uluslararası pazar yeri Etsy üzerinden de satıcıların yurtdışına kolayca satış yapmalarına aracılık ediyor. TC kimlik numarasına ve/veya Vergi numarasına sahip olan herhangi bir satıcı ürününü/hizmetini saniyeler içerisinde Euro, Dolar, Manat cinsinden tüm dünyaya Paymes üzerinden güvenle satabiliyor. 2016’da PayPal’in Türkiye’den çekilmesi ile Etsy’de satış yapan Türk kullanıcıların ödeme alma noktasında sorun yaşamaları üzerine bu entegrasyonu gerçekleştirdiklerini aktaran Paymes Kurucu Ortağı Sabrican Zaim: “Bu sayede kullanıcıların Etsy’deki mağazalarını tek bir tuş ile Paymes’e entegre edebilmelerini ve ödeme alabilmelerini sağlıyoruz. Bu geniş açıdan bakıldığında Türkiye’de e-ihracat ve bireysel ihracatın artırılmasına büyük bir destek sunuyor diyebiliriz. Etsy entegrasyonumuzla ayrıca yabancı müşterilerin de güvenini kazanma noktasında avantajlı olduğumuzu düşünüyoruz.” diyor. Zaim bugüne kadar Etsy üzerinden satıcıların 15 ülkeden ödeme aldığı Paymes’te Türk satıcıların bu uygulama üzerinden en çok ürün sattıkları 5 ülkenin Amerika, Kanada, Almanya, Danimarka, İngiltere olduğunu dile getiriyor.

Web.Paymes ile internete bağlanılan her yerden ödeme almak mümkün

Paymes bireysel olarak yapılan satışlarda güvenli ödeme alma noktasında çözüm sunmaya devam ederken; yüz yüze yapılan satışlar için de alıcı ve satıcının yan yana olduğu alışverişlerde hem güvenli, hem de rakiplerinden daha hızlı işleyen bir süreç tasarlıyor. Web.paymes olarak adlandırılan bu satış uygulaması ile uzun süren onay süreçleri olmadan, herhangi bir uygulama indirmeden, başka hiçbir cihaza veya POS’a ihtiyaç duymadan; akıllı telefon, tablet veya bilgisayarlardan ve internete bağlanılan her yerden ödeme almak mümkün oluyor. Tek yapılması gereken; web.paym.es adresine girerek Paymes ile konuşurken “Yüzyüze Satış” butonuna tıklayarak alıcının telefon numarasına ödeme linki gönderilmesini sağlamak. Alıcı tarafından açılan sayfada kredi kartı bilgilerinin girilmesiyle birlikte saniyeler içerisinde ödeme süreci tamamlanıyor. Paymes’in yüzyüze satış uygulaması müşterilerin %42.1’i tarafından kullanılıyor.

International Finance Awards’da 2018 yılının en inovatif ödeme yöntemi olarak seçildi

Paymes Kurucu Ortağı Sabrican Zaim yaptığı açıklamada bireylerin online ödeme alabilecekleri tüm mecralarda, çeşitli uygulamalarla yer aldıklarını ve ödeme sistemleri sektöründe en yenilikçi ödeme şirketi olduklarını dile getiriyor. Zaim “Ödeme sistemi hizmeti sunan şirketler yıllarca kendi uygulamalarının içerisine bireyleri ve kurumları çekmeye çalışırken biz kullanıcılarımızın var olduğu platformlara mesajlaşmak kadar kolay olan uygulamalarımız ile dahil oluyoruz. Bu farkımızla International Finance Mag’in düzenlediği International Finance Awards’da 2018 yılının en inovatif ödeme yöntemi olarak seçildik. Bu ödülle gurur duyuyoruz.” diyor.

Acer özenle tasarlanmış iki yeni Chromebase modelini tanıttı

Toplantılar için Acer Chromebase 24V2 modeli küçük alanlarda tek dokunuşla video konferans sistemi sunarken, Acer Chromebase 24I2 ofisler için ideal bir iş istasyonu veya mağaza içi bilgi noktası olarak kullanılabiliyor.

  • Toplantılar için Acer Chromebase 24V2, Google Hangouts™ Meet ile 25 kişiye, G Suite Business ile 50 kişiye ve G Suite Enterprise ile 100 kişiye kadar konferans görüşmelerinin üstesinden sorunsuz ve zahmetsiz bir şekilde geliyor
  • Acer Chromebase 24I2 tek başına bir çalışma cihazı veya mağazalarda bilgi noktası olarak da kullanılabilen, birden fazla göreve uygun şekilde tasarlanan çok yönlü bir Chrome ürünü.
  • Acer Chromebase 24V2 ve Acer Chromebase 24I2 modellerinde 8. Nesil Intel® Core™ işlemciler, 24 inç Full HD geniş ve parlak ekran ve 5 MP geniş açılı web kamerası bulunuyor.
  • Özenle tasarlanan şık kasa alandan tasarruf sağlıyor

Acer özenle tasarlanmış iki şık Chromebase[1] modelini tanıttı. Toplantılar için Acer Chromebase 24V2, Google Hangouts™ Meet ile zahmetsiz video konferans yapma imkanı sunarken, farklı görevlerde kullanılabilecek şekilde tasarlanan Acer Chromebase 24I2 tek başına bir masaüstü çalışma cihazı veya mağaza içi bilgi noktası olarak değerlendirilebiliyor.

“2016’da çıkan, Intel Core işlemcili dünyanın ilk Chromebase modelinin[2] yakaladığı başarıyı devam ettirmek için daha yüksek performanslı ve yenilenmiş şık tasarımlı Acer Chromebase 24I2’yi piyasaya sürüyoruz.” diyen Acer Sabit Bilgisayarlar ve BT Ürünleri İş Birimi Genel Müdürü Jeff Lee, sözlerini şöyle sürdürdü: “Google Play ve Google Assistant desteği ile tüketicilere yeni deneyimler sunabileceğiz. Eğitim kuruluşları ve kurumsal müşteriler ise üründeki diğer yeniliklerden yararlanabilecek.”

Zahmetsiz Video Konferans: Toplantılar için Acer Chromebase 24V2

Özel bir hepsi bir arada video konferans sistemi olan Toplantılar için Acer Chromebase 24V2; telefon kulübeleri, toplanma alanları ve masa üstleri gibi küçük ve orta genişlikte alanlar ve bireyler için tasarlandı. Ürün, şirketlerde çalışanların ve müşterilerin aynı odadaymış gibi uzaktan birlikte çalışmasına ve etkileşime girmesine yardımcı oluyor. Kullanıcılar Gmail™ ve Google Calendar™ ile ayarlanan veya paylaşılan bağlantıya tıklayarak erişilebilen konferans görüşmeleri yapabiliyor. Google Hangouts Meet ile anında 25 kişiye kadar destek veren ürün, Google G Suite Business ile 50, G Suite Enterprise ile 100 kişiye destek verebiliyor. Google hesabı olmayan kullanıcılar da toplantı davet bağlantısına tıklayıp misafir olarak görüşmelere katılabiliyor.

Grup Görüşmeleri için gereken her şey bir arada

Acer Chromebase 24V2, toplantılarda kullanıcıların ihtiyacı olan her şeyi bir arada sunuyor. 24 inç boyutundaki, ayarlanabilir, Full HD dokunmatik ekran 250 nit parlaklık seviyesiyle kristal netliğinde görüntü veriyor. 5 MP, geniş açılı, entegre web kamerası geniş veya küçük odalarda herkesin görüntünün içinde kalmasını sağlıyor. Ses yüksek ve net bir şekilde alabilen çift mikrofona sahip olan üründe iki stereo hoparlör ile keskin sesler elde ediliyor. Böylece dinleyiciler hiçbir kelimeyi kaçırmıyor.

Acer Chromebase 24V2, 8. Nesil Intel® Core™ i7-8550U işlemci, 4 GB DDR4 RAM ve 32 GB SSD sayesinde saniyeler içinde açılıyor ve akıcı video konferans görüşmeleri sunuyor. Ürün böylece kesintisiz konferans görüşmeleri ve net resim içinde resim sunumları yapmak isteyen müşteriler için ideal bir çözüm haline geliyor.

Şirketler için Hepsi Bir Arada Chrome Cihazı: Acer Chromebase 24I2

Chrome OS destekli Acer Chromebase 24I2 küçük ve orta ölçekli modern şirketlerde birçok farklı görev alabilen kullanışlı bir deneyim sunuyor. Tercihe bağlı gelen dokunmatik ekran ile tek başına bir masaüstü çalışma cihazı veya paylaşılan bir iş istasyonu olarak rahatça kullanılabiliyor. Ürünü mağaza girişlerinde müşteri hizmetleri cihazı ve mağaza içi bilgi noktası olarak veya otel lobilerinde, süpermarketlerde ve müşteri ile doğrudan temas kurulan diğer senaryolarda kullanmak mümkün. Şirketler; hızlı açılma süresi, gelişmiş güvenlik, ağ ve bulut üzerinden kolay yönetim, daha hızlı erişilen ve çalışan uygulamalar gibi özelliklerden yararlanabiliyor.

Yeni Acer Chromebase 24I2, okullardaki bilgisayar laboratuvarlarında veya kütüphanelerde herkesin ortak kullanabileceği masaüstü bilgisayarlar şeklinde de değerlendirilebiliyor. Çıkar çıkmaz Google Play™ desteği sunacak olan ürün sayesinde öğrenciler; eğitim, araştırma, eğlence ve daha fazlası için Android ve Chrome web uygulamalarına erişebilecek.

8. Nesil Intel Core işlemci[3], 8 GB’a kadar DDR4 RAM ve 128 GB’a kadar SSD’ler ile uygulamalar ve grafikler daha hızlı çalışıyor, aynı anda birden fazla görev kesintisiz bir şekilde yapılabiliyor. Büyük tablolar gibi yoğun işlem gerektiren işler ve aynı anda birden fazla uygulama çalıştırmak için ideal çözüm sunuluyor.

Geleceği Düşünen Tasarım

Acer Chromebase 24V2 ve Acer Chromebase 24I2, şık kasaları ve elmas kesim stantlarıyla ofise hoş bir katkı sağlıyor. İnce çerçeveli, Full HD 1920×1080, dokunmatik, IPS[4] ekran yansımaları önlüyor ve -5 ila 25 derece eğilebiliyor. Tercihe bağlı gelen VESA montaj kiti ile duvara monte edilebilen ürün ile küçük odalarda yerden tasarruf etmek de mümkün. Hoş görünmeyen kabloları saklayan arka kapak yalnızca kullanımı kolaylaştırmakla kalmıyor, şık bir görünüm de sunuyor.

Her Durum ve Cihaz için Bağlantı Noktaları

Her iki cihazda da hemen her aygıta bağlanma imkanı sunarak daha fazla işlev sağlayan çok sayıda giriş çıkış yer alıyor. Ürünlerde bir adet USB 3.1 Type-C™ bağlantısı, dört adet USB 3.1 Gen 1 girişi, HDMI, SD kart okuyucu ve kesintisiz video konferanslar için RJ45 girişi bulunuyor.

Arka Planda Yapılan Güncellemeler

Arka planda yapılan güncellemeler, kullanımda kesinti yaşanmadan cihazınızın en yeni özelliklere ve güvenlik yamalarına kavuşmasını sağlıyor. Acer Chromebase modelleri Chrome OS’in çok katmanlı güvenliğinden yararlanarak müşterileri en yeni virüs ve zararlı yazılımlardan koruyor. Arka planda yapılan güncellemeler[5] manüel bakım gereksinimini azaltıyor, Google’ın 7/24 desteği de müşterilerin rahat etmesini sağlıyor.

Teknik özellikler, fiyatlar ve bulunabilirlik bölgeye göre değişiklik gösterebilir. Belirli pazarlardaki bulunabilirlik, ürün özellikleri ve fiyatlar hakkında daha fazla bilgi içinwww.acer.com adresi üzerinden en yakın Acer ofisiyle iletişime geçebilirsiniz.

[1] Chromebase: hepsi bir arada Chrome OS masaüstü bilgisayar; Chromebook: Chrome OS dizüstü bilgisayar; Chromebox: Chrome OS masaüstü bilgisayar

[2] Acer Chromebase 24 (CA24I)

[3] Teknik özellikler modele ve/veya bölgeye göre değişiklik gösterebilir

[4] Burada bahsedilen tüm markalar ve ürün adları ilgili şirketlerin ticari markalarıdır ve yalnızca ürünleri anlatmak veya tanımlamak için kullanılmaktadır.

[5] Otomatik güncellemeler için internet bağlantısı gereklidir

IT, İK ve Çağrı Merkezi Ekiplerinin Yeni Takım Arkadaşı: Yapay Zeka

Yapılan araştırmalar 2019 yılı sonunda şirketlerin dijital dönüşüm çerçevesinde yapacakları yatırımların %40’ının yapay zeka ile ilgili konularda olacağını gösteriyor. Yatırım planları arasına hızla giren yapay zekanın en önemli kullanım şekilleri arasında yer alan chatbotlar ise yakın gelecekte en çok konuşulacak uygulamalar arasında olacak gibi görünüyor. Türkiye’de yapay zeka tabanlı chatbot alanında yerli yazılım sertifikası alan ilk teknoloji şirketi Cbot’un Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş, geliştirdikleri uygulamalarla şu anda finans sektöründe %40’ın üzerinde bir pazar payına sahip olduklarını vurguluyor. Aktaş “Yapay zekalı chatbotlar şu anda bankacılık ve e-Ticaret sektörlerini domine ediyor. Cbot olarak bu sektörlerde pek çok şirket tarafından tercih ediliyoruz ve bu alanlarda chatbotların ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Bununla birlikte önümüzdeki süreçte NLP ve Deep Learning teknolojilerinin daha da gelişeceğini öngörerek yeni alanlarda uygulama geliştirme çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Yakın zamanda yapay zekalı chatbotların büyük kolaylıklar sunacağı bilgi teknolojileri ve insan kaynakları sektörlerine yönelik destek chatbotlarımızı da hayata geçireceğiz. Ayrıca yapay zekanın gelişmesi ile akıllarda büyük bir soru işareti olan konuları ortadan kaldıran ve bu merkezlerde insan ve yapay zekanın bir arada çalıştığı yapılar sunuyoruz”

Sohbet bazlı yapay zeka konusunda geliştirdiği teknolojilerle Türkiye’de lider konumda olan Cbot, yapay zeka tabanlı chatbotların NLP ve Deep Learning teknolojilerinde yaşanacak gelişmelerle çok daha farklı kullanım alanlarının olacağına dikkat çekiyor. Türkiye’de yapay zeka tabanlı ilk chatbotu geliştiren ve yakın zamanda Amazon UK üzerinde hizmet veren bir alışveriş botunu da hayata geçiren Cbot’un Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş, hali hazırda kullanılan bankacılık ve e-Ticaret botlarının yanı sıra şirketlere farklı çözümler de sağlayacaklarını aktarıyor.

IT ve İK Ekiplerinin Yeni Ekip Arkadaşı Yapay Zeka Olacak

Cbot, şu anda insan kaynakları süreçlerini iyileştirmeye yönelik İK Destek botu ve bilgi teknolojileri departmanları için de farklı bir IT Helpdesk botu geliştirmek üzere çalışmalarını sürdürüyor. Cbot, çalışanların İK ve IT konularında günlük sorularına otomatik olarak yanıt veren ve basit işlemlerini gerçekleştirmelerine olanak sağlayan bu chatbotlarla şirketlerin iş süreçlerinden elde ettikleri verimliliklerini artırmalarına destek olacak.

Çağrı Merkezi Çalışanlarının Yükü Hafifleyecek

Bugün en basit süreçlerde rol alan yapay zekanın üstleneceği işlerin karmaşıklık seviyesi giderek artıyor. Bu durum özellikle iş dünyasında da büyük dönüşümü beraberinde getiriyor ve yapay zekanın insanlarla nasıl bir işbirliği yapacağı, insanlarla rolleri nasıl paylaşacağı ve özellikle çağrı merkezlerindeki mevcut iş gücünü nasıl dönüştüreceği merak ediliyor. Kendi geliştirdiği ve tüm dillerde yüksek doğruluk oranına sahip NLP (Doğal Dil İşleme) teknolojisi ile tercih edilen Cbot, bu hassas noktayı göz önüne alarak çağrı merkezleri için insan ve yapay zekanın birlikte çalıştığı bir yapı sunuyor. Bu yapıda yapay zeka, çağrı merkezi çalışanlarına destek oluyor; ya yapay zeka çağrıların bazılarını yani çok basit ve çok fazla tekrarlanan çağrıları üstlenip müşteriye cevap veriyor ya da bilgi sağlama, yanıtı otomatik getirme gibi işler yaparak çalışanlara destek oluyor. Her iki durumda çağrı merkezlerindeki verimlilik artıyor ve müşteriye de beklemeden, hızlı ve basit bir deneyim sunulmuş oluyor.

Başta Amazon, eBay, İş Bankası, ING Bank, Türk Telekom, Anadolu Hayat Emeklilik ve n11 olmak üzere pek çok şirkete sunduğu sohbet bazlı yapay zeka teknolojileriyle lider konumda bulunan Cbot, önümüzdeki dönemde hem Türkiye’de hem de global arenada başarılı işlere imza atmaya hazırlanıyor.

Acer Bulut Teknolojileri Being Cihaz Yönetim Platformunu Kullanıma Sundu

Acer Bulut Teknolojileri, sistem entegratörleri ve yönetilen hizmet sağlayıcılarına yönelik bir cihaz yönetim platformu olan Being Cihaz Yönetimini (BDM – Being Device Management) duyurdu. BDM, sayısı giderek artan entegre kurumsal IoT cihazlarının yönetim ihtiyaçlarına yanıt vermeyi hedefliyor.

Acer Bulut Teknolojileri, perakende, sağlık ve ulaşım gibi birçok farklı sektöre çok yönlü bir cihaz yönetim platformu sunmak için akıllı sistem tedarikçisi Axiomtek, NEXCOM, IBASE, Shuttle ve AOPEN ile güçlerini birleştirdi. Acer Bulut Teknolojileri ve iş ortakları, sistem entegratörlerinin maliyet tasarrufu yapmalarına ve otomatik yazılım tedariği, uzaktan hata giderme ve daha fazlası gibi özelliklerle operasyonel verimi artırmalarına yardımcı olmayı planlıyor.

Acer Bulut Teknolojileri Başkanı Maverick Shih, “Acer bu yeni ve yüksek entegrasyonlu dönemde ortaya çıkan cihaz yönetimi sorunlarını çözmek için hizmet odaklı ve bulut tabanlı teknolojilere sahip bulut çözümleri geliştiriyor. Being Cihaz Yönetimi ile daha iyi operasyonel verim ve cihaz kontrolü için merkezi bir yönetim portalı sağlıyoruz. Eksiksiz ve tamamen entegre çözümler için daha fazla cihaza Being Cihaz Yönetimini yükleyen bu markalarla iş birliği yapmaktan heyecan duyuyoruz.” dedi.

Kapsamlı Bir Cihaz Yönetim Platformu

Sistem entegratörleri ve hizmet sağlayıcılar BDM sayesinde her sayıda cihazı merkezi bir yönetim portalı ile uzaktan yönetip kontrol edebilecek. İster küçük, yerel bir mağaza ister uluslararası bir alışveriş merkezi zinciri olsun, her ölçekten kurumlar bağlantılı cihazlarını kurabilecek, organize edebilecek, izleyebilecek, güncelleyebilecek ve bunların hatalarını giderebilecek. BDM’in geniş kapsamlı merkezi bulut cihaz yönetim hizmetleri, birden fazla işletim sistemiyle (örn. Windows, Android veya Linux) çalışmak zorunda olmanın getirdiği zorlukları ve maliyetleri ortadan kaldırıyor.

İlk Sürümler Dijital Bilgilendirme Uygulamalarına Odaklandı

Esnek bir yönetim platformu olan BDM, bilgi teknolojileri (BT) ve operasyonel teknolojilerin (OT) bir kombinasyonu şeklinde geliştirildi. Çözüm; dijital bilgilendirme, satış noktası sistemleri, havalimanı bilgi noktaları ve daha fazlası gibi farklı cihaz uygulamalarına uyum sağlayabiliyor.

BDM’in ön yüklü olarak geleceği ilk cihazlar, perakendecilerin ve sistem entegratörlerinin daha kapsamlı tabela yönetim çözümü ihtiyacını karşılamak için dijital bilgilendirme uygulamalarına odaklanacak. Acer Bulut Teknolojileri, ortak büyümeye destek olmak amacıyla bu Şubat ayında gerçekleşecek ISE (Integrated Systems Europe), EuroCIS ve Embedded World etkinliklerinde iş ortaklarını doğrudan destekleyecek.

Siber suçlular 2018’de basit DDoS operasyonlarından vazgeçti

Son çeyrekle beraber tüm 2018’in istatistiklerini içeren Kaspersky Lab 4. Çeyrek DDoS Raporu, toplam DDoS saldırı sayısının bir önceki yıla göre %13 azaldığını gösterdi. Ancak, karışık ve HTTP flood saldırılarının süresinin arttığı gözlendi. Bu da saldırganların daha karmaşık DDoS saldırı tekniklerine geçtiği anlamına geliyor.

Kötü niyetli rakipler ve internette başkalarına zarar vermek isteyenlerin en kolay erişebildiği saldırı türü, düşük maliyetli kiralık DDoS saldırıları oluyor. Hangi büyüklükte veya sektörde olursa olsun tüm şirketler bu tehditle karşılaşabiliyor. Kullanıcılar ve müşteriler şirketin internet üzerindeki kaynaklarına erişemediğinde bu durum gelir ve itibar kaybına yol açıyor. DDoS saldırı sayısı 2018’de azalmış olsa da saldırıların etkinliği azalmadığından henüz sevinmeyi gerektiren bir durum yok. Kaspersky Lab araştırmacılarına göre, kendisini basit DDoS saldırılarına karşı koruyacak çözümler kullanan kurum sayısı arttığından, saldırganlar 2019’da standart koruma önlemlerini aşmak ve bu tür tehditleri bir üst seviyeye taşımak için kendilerini geliştirecek.

Saldırı sayısı azalsa da Kaspersky Lab uzmanlarına göre ortalama saldırı süresinde artış var. Yıl başına kıyasla, saldırıların ortalama süresi iki kattan fazla arttı. 1. çeyrekte ortalama süre 95 dakikayken 4. çeyrekte bu süre 218 dakikaya ulaştı. 2018’de saldırıların neredeyse yarısını (%48) oluşturan UDP flood saldırılarının (saldırganların çok sayıda UDP paketi göndererek hedefin sunucu portlarını meşgul ederek müşterilerin erişmesini engellediği saldırılar) çok kısa sürdüğü ve 5 dakikayı nadiren aştığı gözlendi.

Kaspersky Lab uzmanlarına göre UDP flood saldırılarının süresindeki bu düşüş, kolay gerçekleştirilen saldırılara ilginin azaldığını gösteriyor. Bu tür DDoS saldırılarında karşı koruma yöntemleri çok yaygın kullanılıyor, böylece çok vaka etki yaratmadan yok oluyor. Araştırmacılar, saldırganların UDP flood saldırıları düzenleyerek hedefin korunup korunmadığını kontrol ettiğini düşünüyor. Denemelerin başarısız olduğu anlaşıldığında saldırı kesiliyor.

Aynı zamanda, HTTP istismarı gibi daha fazla zaman ve para gerektiren, daha karmaşık saldırılar daha uzun sürebiliyor. HTTP flood yöntemi ve HTTP bileşeniyle karışık saldırılar, payları az olsa da (sırasıyla %17 ve %14) tüm yıl boyunca düzenlenen DDoS saldırıların toplam süresinin %80’ini oluşturuyorlar.

Kaspersky DDoS Koruma Ekibi İş Geliştirme Müdürü Alexey Kiselev, “Basit DDoS saldırıları hedefine ulaşmadığında bu yolla para kazananların önünde iki seçenek oluyor. DDoS saldırılar için gereken kapasiteleri kripto madencilik gibi başka gelir kaynaklarına ayırmayı tercih edebilirler. Buna alternatif olarak, DDoS saldırısı düzenleyenler teknik becerilerini artırmak zorunda kalabilir çünkü müşterileri daha tecrübeli saldırganlar aramaya başlayacak. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda DDoS saldırılarının 2019’da gelişeceğini, şirketlerin bunları tespit etmek ve korumakta zorlanacağını söyleyebiliriz.” dedi.

Son çeyrekte elde edilen bulgulara göre, 4. çeyrekte en uzun süren DDoS saldırısı 329 saat (neredeyse 14 gün) sürdü. Bu uzunlukta bir saldırı en son 2015 sonunda kaydedilmişti.

En çok DDoS saldırısı düzenleyen ilk üç ülke değişmedi. Çin birinciliği korumasına rağmen %77,67’den %50,43’e geriledi. ABD ikinci sırada yer almaya devam ediyor. Üçüncülükte ise yine Avustralya var.

Hedef dağılımında ise Çin yine ilk sırada fakat oranı %43,26’ya düştü (3. çeyrekte %70,58’di).

4. çeyrekte en fazla komut ve kontrol sunucusuna ev sahipliği yapan ülkelerin sıralamasında değişiklikler görüldü. ABD bir önceki çeyrekte olduğu gibi ilk sırada yer alırken, İngiltere ve Hollanda ikincilik ve üçüncülüğü Rusya ve Yunanistan’dan aldı. Bunun, belirtilen ülkelerdeki etkin C&C Mirai sunucularının önemli ölçüde artması nedeniyle yaşandığı düşünülüyor.

Kaspersky Lab DDoS saldırılarından korunmak isteyen kurumlara şunları öneriyor:

  • Çalışanlarınıza bu gibi durumlarda nasıl davranılması gerektiğine dair eğitim verin.
  • Şirketinizin web sitelerinin ve web uygulamalarının yoğun trafikle baş edebileceğinden emin olun.
  • Saldırılardan korunmak için profesyonel güvenlik çözümleri kullanın.