Hitachi Vantara HCP, Gartner 2018 Nesne Depolama için Kritik Beceriler Değerlendirmesinde Başarıya Ulaştı

Hitachi Ltd.’nin (TSE: 6501) yüzde yüz iştiraki olan Hitachi Vantara’nın Hitachi Content Platform’u, 25 Ocak 2018 tarihinde yayınlanan “Gartner 2018 Nesne Depolama İçin Kritik Beceriler Değerlendirmesi”nde başarıya ulaştı.

Geleneksel depolama ve gelişmekte olan bulut teknolojileri arasında bir köprü görevi görmesiyle talebi artan nesne depolama, nerede saklandığına bakılmaksızın kurumsal verilerden en iyi şekilde yararlanılmasını sağlıyor. Nesne depolama yönteminde, sistemler arasında verileri yönetmek için entegre bir yaklaşım kullanılıyor. Bu nedenle bu yöntem altyapı ve operasyon liderlerinden ve kurumsal geliştiricilerden büyük ilgi görüyor, bu alana yapılan yatırımlar artıyor.

Hazırlanan raporda Gartner Analistleri Raj Bala, John McArthur ve Garth Landers, on üç farklı nesne depolama ürününü sekiz kritik beceriye göre değerlendirdi. Bu kritik beceriler; kapasite, birlikte çalışabilme, yönetilebilirlik, performans, esneklik, güvenlik ve çoklu kullanım, depolama verimliliği ve fiyat olarak belirlendi. Analistler nesne depolama ürünlerinin değerlendirmesini, analitik, arşivleme, yedekleme, içerik dağıtımı ve bulut depolama gibi kullanım senaryolarıyla yaptı.

Hitachi Vantara HCP’nin aldığı puanlar tüm kullanım senaryolarında raporun bir önceki sayısına göre arttı.

Hitachi elde ettiği başarıyı şu gelişmelere bağlıyor:

  • Hitachi Content Platform, benzersiz özel, hibrit veya açık bulut depolama hizmetleri sunabilen akıllı bir bulut nesne depolama çözümü ekosistemi sağlama konusunda çok başarılı. Buna, karışık iş yüklerine destek, daha hızlı tepki süreleri ve birden çok açık bulut hizmeti arasında verileri taşıma ve depolama esnekliği de dahil. HCP bunların tümünü yapmasının yanı sıra toplam sahip olma maliyetini (TCO) azaltıp etkin depolama kapasitesini de artırıyor.
  • Büyük veri uygulamalarıyla çalışmak çok zaman alsa da HCP’nin sunduğu entegre arama ve analitik çözümü, yeni fırsatlarla birlikte veri analizlerini de ortaya çıkarıyor. Analitik sayesinde kurumlar sahip oldukları verilerden faydalanabiliyor, yeni fikirler elde edebiliyor ve sonuçları hızlandırabiliyorlar. Bu sayede verimlilik ve performans artıyor.
  • HCP’de, büyük dosyaların daha hızlı yüklenmesi için iyileştirilmiş çok parçalı dosya aktarımları, içerik paylaşım anlaşmazlıklarına daha kolay çözümler ve genel dosya taşıma geliştirmeleri gibi performans artırıcı belirli özellikler bulunuyor. Daha hızlı tepki verip maliyetleri değiştirmek ve azaltmak için etkili nesne depolama hizmetlerinin yüksek performanslı olması büyük önem taşıyor.
  • Sahip olduğu özellikler sayesinde HCP, müşterilerinin mevcut ana depolamasını farklı bir amaç için kullanabilmelerini, indirme ve yükleme işlemlerini kolayca yapabilmelerini ve verinin devamlı büyümesini izleyip kontrol edebilmelerini sağlayarak etkin depolama kapasitesinin artmasına yardımcı oluyor.

Hitachi Vantara Baş Ürün ve Strateji Yöneticisi Brad Surak, “HCP’nin bu yılki Gartner Nesne Depolama için Kritik Beceriler Değerlendirmesi’ndeki konumu, HCP portföyümüzün gücünü ve bu alanda yaptığımız yatırım ve yeniliklerin sonucunu ortaya koyuyor. Çok daha hızlı ve bilgili kararlar vermek isteyen müşteriler verilerini toplamak, saklamak, korumak ve analiz etmek için bize geliyorlar. Ödüllü HCP portföyümüzün dünya genelinde binlerce kurumun BT depolaması için ilk tercihi olması şaşırtıcı değil” dedi.

Hitachi Vantara geçtiğimiz yıl, “Hitachi Content Platform Portföyü Bulut Altyapısını Dönüştürüyor” başlıklı basın bülteninde Hitachi Content Platform’a gelen önemli güncellemeleri duyurmuştu. Küme başına kullanılabilir depolamada %400 artış, 10 TB sürücülerle %67 daha fazla depolama düğümü kapasitesi, düğüm başına nesne sayısında %55 artış ve açık bulut servislerinden 5 kat daha düşük depolama maliyeti sunan sadeleştirilmiş yazılım lisanslama gibi gelişmeler sayesinde, kurumlara yönelik açık bulut çözümlerine kıyasla toplam sahip olma maliyetinde %60 tasarruf sağlandığı belirtilmişti.

Kaynak: Gartner, “Nesne Depolama İçin Kritik Beceriler,” Raj Bala, Garth Landers, John McArthur, 25 Ocak 2018. *Raporun 2016 sürümünde Hitachi Vantara HCP, Hitachi Data Systems HCP olarak adlandırılmıştır.

Gartner Sorumluluk Reddi

Gartner araştırma yayınlarında yer verdiği hiçbir markayı, ürünü veya hizmeti desteklemez ve teknoloji kullanıcılarına yalnızca en yüksek puanı alan veya diğer unvanlara sahip markaları seçmeleri yönünde tavsiyede bulunmaz. Gartner araştırma yayınları, Gartner araştırma kurumunun fikirlerinden meydana gelir ve salt gerçeklik olarak yorumlanmamalıdır.  Gartner, ticari ve belirli bir amaca uygunluk garantileri de dahil olmak üzere bu araştırmaya ilişkin tüm açık veya zımni ticari garantileri reddeder.

Hitachi Content Platform Hakkında

Hitachi Content Platform portföyü, kurumların dijital çalışma alanı tecrübelerini mevcut içerik havuzlarını da içerecek şekilde geliştirmesini sağlar, yeni nesil dosya paylaşımı, işbirliği ve son kullanıcı veri koruma becerileri sunar, arama yapmayı basitleştirir ve API’ların yeni iş akışları tasarlayarak kullanıcı deneyimini özelleştirebilmesine olanak tanır. Çözümün temelinde yer alan nesne depolama yazılımı, kurumların kendi içinde ve bulutta bulunan ve dijital çalışma alanına yayılmış verilerine bütünsel bir yaklaşım imkanı sağlar. HCP portföyü; uyum, koruma, güvenlik ve yönetim ile ilgili görevleri akıllı bir şekilde otomatik hale getirir. Böylece kurumlar operasyonlarını hızlandırabilir, görünürlüğünü sürdürebilir ve bulmak, analiz etmek ve paylaşmak için çok daha hızlı ve basit yöntemler kullanarak kontrol sağlayabilirler.

Hitachi Vantara hakkında

Hitachi Ltd.’nin bir iştiraki olan Hitachi Vantara, veri odaklı liderlere, akıllıca yapacakları inovasyonlar yoluyla iş faaliyetleri ve toplum için önemli sonuçlara ulaşabilmelerini sağlamak üzere, verilerinin sunduğu değeri bulup kullanmaları konusunda yardımcı oluyor. Müşteri deneyimlerini iyileştirmeleri, yeni gelir akışları geliştirmeleri ve giderlerini kısmaları yolunda şirketlere yardımcı olan veri yönetimi çözümleri sunmak üzere; teknolojiyi, fikri hakları ve endüstri bilgimizi bir araya getiriyoruz. Derin bilişim teknolojileri (BT), operasyonel teknolojiler (OT) ve alan uzmanlığını bir araya getirerek inovasyon avantajınızı üst seviyelere çıkaran tek şirket Hitachi Vantara’dır. Veriyi kullanarak anlamlı sonuçlar elde etmek üzere dünyanın dört bir yanından kuruluşlarla çalışıyoruz. Bizi www.HitachiVantara.com adresinde ziyaret edebilirsiniz.

HitachiVantaraTurkey hesabını Twitter’da takip edin: Twitter.com/Hitachi_Turkey

Hitachi, Ltd. hakkında

Merkezi Tokyo’da bulunan Hitachi, Ltd. (TSE: 6501), toplumun karşılaştığı zorluklara hitap eden inovasyonlar sunmaktadır. Şirketin 2016 mali yılı (31 Mart, 2017’de sonlanmıştır) konsolide gelirleri 9,162.2 milyar yen (81.8 milyar ABD doları) olmuştur. Sosyal İnovasyon konusunda dünya lideri olan Hitachi Group’un dünya çapında yaklaşık 304.000 çalışanı bulunmaktadır. Hitachi, işbirliğine dayalı yaratım yoluyla Enerji, Sanayi / Dağıtım / Su, Kentsel Gelişim ve Finans / Kamu / Sağlık sektörleri de dahil olmak üzere,  geniş bir yelpazedeki sektörlerde faaliyet gösteren müşterilerine çözümler sunmaktadır. Ayrıntılı bilgi için http://www.hitachi.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

TmaxSoft Global Kanallardan Sorumlu Başkan Yardımcılığına Moses Mathuram Getirildi

Mathuram, global büyüme ve iş ortaklarıyla birlikte marka oluşturma çalışmalarını yürütecek.

Tüm dünyada bulut, altyapı ve modernizasyon alanlarına yönelik yenilikçi yazılımlar geliştiren TmaxSoft, Moses Mathuram’ın Global Kanallar ve İş Ortaklıklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak şirkete katılacağını duyurdu. Yeni oluşturulan bu görevde Mathuram, tüm kanal stratejisi, planları ve piyasaya ürün sürme aşamalarına ek olarak, TmaxSoft’un global ağlarını ve iş ortaklıklarını geliştirmekten sorumlu olacak.

TmaxSoft Global CEO’su ve Başkanı Joshua Yulish, “Moses’i aramıza katmaktan ve büyümemizi hızlandırmak için onun iş ortaklıkları kurma deneyimlerinden yararlanacak olmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Global sistem entergratörleri (GSI), orijinal ekipman üreticileri (OEM), bağımsız yazılım sağlayıcıları (ISV), katma değerli satıcılar (VAR) gibi kanal iş ortaklarının yanı sıra, önde gelen açık bulut şirketleriyle olan tecrübesi, yakalayacağımız başarılarda önemli bir rol oynayacak” dedi.

Mathuram, TmaxSoft’a katılmadan önce Infosys Bulut, Altyapı ve Güvenlik için bir iş ortağı sistemi oluşturduğu Infosys Global İş Birliklerinden Sorumlu Ortak Başkan Yardımcısı görevini yürütüyordu. Moses Mathuram, Infosys’teki görevinden önce ise IBM ve Computer Associates’te işbirlikleri alanında üst düzey pozisyonlarda çalıştı. Bu çalışmalarında stratejik iş ortaklıkları kurulmasında ve kurumsal hedeflere ulaşılmasından sorumluydu.

Joshua Yulish, “Moses’in sahip olduğu yeteneklere, profesyonel hayatında aldığı övgülere ve deneyimine güvenim tam. Her gün kanala özel olarak odaklanmasıyla birlikte büyümemizin bir sonraki aşamasında bize yol göstereceğine inanıyorum. Böylece tüm dünyadaki hızlı büyümemize uygun bir şekilde ölçeğimizi belirleyebileceğiz” dedi.

Stratejik İşbirliği Profesyonelleri Derneği üyesi olan Moses Mathuram’ın, Madras Christian College Fizik bölümünden lisans ve Hindu Institute of Management’tan Pazarlama ve Uluslararası İşletme alanında MBA derecesi bulunuyor.

TmaxSoft Hakkında

Bulut, altyapı ve eski sistem modernizasyonuna odaklanan yenilikçi bir küresel yazılım şirketi olan TmaxSoft, kurumsal CIO’lara, küresel BT güç merkezlerini desteklemek ve rekabet avantajı sağlamak için uygulanabilir alternatif çözümler sunmaktadır. Tibero, Veri Merkezleri için en iyi kurumsal RDBMS ürünüdür. OpenFrame, toplam mülkiyet maliyetini düşürüp geçiş riskini en aza indirirken, anabilgisayar uygulamalarının, kaynakların ve verilerin daha düşük maliyetli, yüksek performanslı bir açık sisteme veya bulut sistemine taşınmasına olanak tanıyan, eski sistemlere yönelik bir rehosting çözümüdür. JEUS ise J2EE 1.4, JAVA EE 5, JAVA EE 6 sertifikasına sahip dünyadaki ilk web uygulaması sunucusudur ve geleneksel WAS çözümlerine kıyasla gelişmiş güvenlik sağlar. TmaxSoft 1997’de Güney Kore’de kurulmuştur ve bugün dünyadaki 20 stratejik merkezde 1.000’den fazla çalışanı bulunmaktadır. Daha fazla bilgi için www.tmaxsoft.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Firmaların e-Dönüşüm yolculuklarında gönüllü geçiş desteklenmeli

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yaptığı düzenlemeyle 2018’den itibaren e-Fatura ve/veya e-Arşiv mükellefi olmuş firmalar haricindeki şirketlerin de e-Dönüşüm’e gönüllü geçişi önem arz ediyor. Digital Planet, geçtiğimiz günlerde N11 ile gerçekleştirdiği n11faturam.com projesi sayesinde çok sayıda ürün sağlayıcısının e-Fatura sistemine geçmesinde destekçi konumunda bulunuyor. Digital Planet CEO’su Şerif Beykoz, firmaların daha az maliyetle ve pratik şekilde fatura işlemlerini gerçekleştirmeleri için Digital Planet’in gönüllü geçişte altyapı desteği sağlamayı hedeflediğini ve KOSGEB’in de bu tür gönüllü geçiş yatırımlarını iş süreçlerini destekleme kapsamına almasını önerdiğini belirtiyor.

Türkiye’de Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yaptığı düzenlemeler kapsamında, 1 Ocak itibarıyle 2016 mali yılı cirosu 10 milyon lira sınırını geçen şirketlerin yasal olarak e-Faturaya geçme zorunluluğu bulunuyor. Bugüne kadar yaklaşık 74.000 firmanın geçiş yaptığı e-Fatura sistemi, özellikle maliyet ve verimlilik konularında şirketlere önemli avantajlar sağlıyor. Bu sebeple e-Fatura mükellefi olmuş firmaların dışındaki şirketlerin de e-Dönüşüm yolculuğuna katılması için çeşitli proje ve teşviklerin gerçekleştirilmesi önem taşıyor. 2018 yılında e-Fatura mükellefi olan firmaları kazanma hedefinin yanı sıra ana hedefinin firmaları gönüllü geçişe yönlendirmek olduğunu aktaran Digital Planet CEO’su Şerif Beykoz, n11faturam.com ile e-Fatura mükellefi olmayan çok sayıdaki online mağazanın e-Fatura ve e-Arşiv sistemine geçmesi için alt yapı sağladıklarına dikkat çekiyor.

e-Dönüşüm’e geçiş yapan firmaların, genellikle GİB’in yayınladığı tebliğler sonucunda zorunluluk esasına dayalı olarak sürece dahil olduğunu fakat firmaların mükellef olmayı beklemeden e-Dönüşüm yolculukları için hazırlık yapmalarının onlara büyük katkı sağlayacağını belirten Digital Planet CEO’su Şerif Beykoz; ‘’Bugüne dek gerçekleştirdiğimiz çalışmalar ile gönüllü e-Fatura’ya geçişte bir destekçi pozisyonundayız. Digital Planet sistemlerinde de şu anda kayda değer miktarda şirket gönüllü olarak e-Fatura sistemini kullanıyor. Hedefimiz yeni yılda Türkiye’de bu bilincin oluşmasını daha fazla desteklemek olacak. 2018 yılında e-Dönüşüm süreçlerine gönüllü geçişte şirketlere sağlanacak altyapı desteği teşviklerinin takipçisi olacağız’’ ifadelerinde bulundu.

Anında rezervasyon ile temizlik Ankaralıların da cebine geldi

Türkiye’nin en hızlı büyüyen ikinci teknoloji şirketi Armut, şehir hayatının koşturmacasında ev temizliğine zaman ayıramayan Ankaralılara iOS ve Android uygulamaları üzerinden en uygun fiyatlı ve memnuniyet garantili temizlik hizmetini sunuyor. Platformunda bulunan hizmet verenleri özenli bir eleme sürecinden geçirerek, güvenli ve kaliteli hizmetin adresi olan Armut, mobil uygulaması üzerinden sunduğu anında rezervasyon ile temizlik ihtiyaçlarını kolayca karşılıyor. Ev büyüklüğüne ve ihtiyaca göre süre seçimi, online ödeme kolaylığı, rezervasyon günü ve saati değişikliği yapma, temizlik zamanını değiştirme gibi avantajlar sunan Armut, Ankaralıların hayatını kolaylaştıracak.

Türkiye’de online hizmet sektöründe açık ara lider olan Armut, iddialı olduğu temizlik hizmetiyle şimdi de Ankaralıların hayatını kolaylaştırıyor. Şehir ve iş hayatının yoğun koşturmacası altında enerjisi tükenen ve temizlik konusunda yardıma ihtiyaç duyanları güvenilir ve uygun fiyatlı hizmetle buluşturuyor. Hizmet verenlerini özenle seçen Armut, kaliteli hizmetin adresi olmayı başarıyor.

25iOS ve Android uygulamalarıyla en uygun ve memnuniyet garantili temizlik hizmetini anında rezervasyonla saati 21 TL’den sunan Armut, her ay binlerce temizlik tamamlıyor. Ev büyüklüğüne ve ihtiyaca göre süre seçimi, mobil uygulamayla kolay rezervasyon, online ödeme kolaylığı gibi faydalar sunan Armut ile hizmet tamamlandıktan sonra ödeme yapılıyor. Kullanıcıların plan değişikliklerine de ayak uyduran Armut, uygulama üzerinden rezervasyon günü ve saatini değiştirmeye de olanak veriyor.  İstenilen frekansta temizlik rezervasyonu devam ettirme imkanı da veren Armut, temizlik sonrası memnuniyeti yorum ve puanlama sistemiyle ölçüyor.

Kaspersky Lab, 2017’de gelirini %8 artırarak 698 milyon ABD dolarına ulaştı

Global siber güvenlik markası, iniş çıkışlarla dolu yılı büyümeyle kapatmayı başardı.

2017’de büyümesini sürdüren Kaspersky Lab, denetlenmemiş uluslararası finansal raporlama standartlarına göre global gelirlerini %8* oranında artırarak toplam 698 milyon ABD dolarına* ulaştı. İkinci yarısı jeopolitik karışıklıklar ve temelsiz iddialar nedeniyle zorlu geçen 2017’de, müşteriler ve iş ortakları şirkete olan güvenini sürdürerek yılın başarıyla sonuçlanmasını sağladı.

Kaspersky Lab’in büyümesinin ardında B2B çözümlerinin gösterdiği güçlü performans (+%13**) yatıyor. Şirket kurumsal segmentte %30**, uç nokta harici segmentte %61** ve siber güvenlik istihbarat hizmetlerinde ise %41’lik** büyüme kaydetti. Kaspersky Lab, en gelişmiş siber tehditleri engelleyen, tespit eden ve bunlara karşılık veren Endpoint Detection and Response ve çeşitli profesyonel servisler gibi çözümler sunup geliştirerek portföyünü genişletmeye devam ediyor.  Fortune 500 listesinden 69 şirket, Kaspersky Lab’in müşterileri arasında yer alıyor.

Bunlara ek olarak, dijital satışlarda gösterilen güçlü performans ile istikrarlı şekilde devam eden tüketici segmenti faaliyetleri de şirketin genel global sonuçlarındaki büyümeye katkı sağladı.

Kaspersky Lab CEO’su Eugene Kaspersky, “2017’de elde ettiğimiz olumlu finansal sonuçlar, kullanıcıların pazardaki en iyi ürün ve hizmetleri tercih ettiğinin ve kaynağına bakmaksızın, tüm siber tehditlere karşı koruma prensibimizi desteklediklerinin açık bir göstergesidir. Zorlu jeopolitik duruma, ispatlanamayan suçlamalara ve yaptığımız işi engelleme girişimlerine rağmen şirket büyümesini sürdürdü. Sürekli yeni çözümler ve teknolojiler geliştirmek için çalışıyoruz. 2018’in geçtiğimiz yıldan çok daha verimli bir yıl olacağına güvenim tam” dedi.

Jeopolitik zorluklar ve ispatlanamayan iddialar, Kuzey Amerika pazarında yavaşlamaya ve satış sözleşmelerinin %8** oranında azalmasına neden oldu. Dünya genelinde ise şirketin performansı, Latin Amerika (+%18**), Rusya ve BDT (+%34**), Orta Doğu, Türkiye, Afrika (+%31**) ve Asya Pasifik (+%11**) gibi bölgelerde alınan başarılı sonuçlarla beklentileri karşıladı. Japonya’da makul bir büyüme (%4**) elde edilirken, Avrupa’da beklentilerin biraz altında kalındı (-%2**).

Şirket, mevcut jeopolitik zorluklar nedeniyle Kaspersky Lab ürünleri, çözümleri ve çalışmalarıyla ilgili, müşterilerin ve iş ortaklarının sorularına ve endişelerine yanıt vermek amacıyla Global Şeffaflık Girişimi‘ni başlattı. Bu girişim, Kaspersky Lab’in 20 yıllık tarihi boyunca güven, şeffaflık ve sorumluluğa olan bağlılığını ortaya koyuyor. Girişim bünyesinde; şirketin kaynak kodlarının bağımsız incelemesi, yazılım güncellemeleri, tehdit tespit kuralları, şirketin çözümlerinin ve süreçlerinin bütünlüğünü doğrulamak amacıyla iç iş süreçlerinin bağımsız incelemesi bulunuyor. Ayrıca, 2020 yılına kadar Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika’da açılacak üç şeffaflık merkezinin yanı sıra, Kaspersky Lab ürünlerinde tespit edilen her açık için 100.000 ABD doları ödül de bu girişimin bölümleri arasında yer alıyor.

* Daha kolay okunabilmesi için rakamlar yuvarlanmıştır. Büyüme oranı %8,252, ciro ise 697,51 milyondur.

** Segmentlere ve bölgelere göre olan rakamların tümü ciroyu değil, net satış sözleşmelerini belirtir.

Kaspersky Lab Hakkında

Kaspersky Lab, 2017 yılında 20. yılını kutlayan küresel bir siber güvenlik şirketidir. Kaspersky Lab’ın derin tehdit zekâsı ve güvenlik uzmanlığı dünyanın dört bir yanındaki işletmelerin, kritik altyapıların, hükümetlerin ve tüketicilerin korunması için sürekli yeni nesil güvenlik çözümlerine ve hizmetlerine dönüşmektedir. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyüne, lider uç nokta koruması ve gelişen karmaşık dijital tehditlerle mücadele eden bir dizi özelleştirilmiş güvenlik çözümleri de dâhildir. 400 milyonu aşkın kullanıcı Kaspersky Lab teknolojileri ile korunmaktadır ve 270 bin kurumsal müşterinin kendileri için en önemli şeyleri korumalarına yardımcı olmaktayız. Daha fazla bilgi için: www.kaspersky.com/tr

Güçlü Bir İşveren Markası Yaratmanız İçin 7 Geçerli Sebep!

Türkiye’deki yetenek kazanımına yenilikçi bir yaklaşım getiren online kariyer platformu Toptalent.co,  günümüzde en iyi yetenekleri tanımlamak, onları şirkete çekmek ve şirkette tutmanın en güçlü yolunun işveren markasına yatırım yapmak olduğunu aktarıyor. Genç profesyonel ve yeni mezunları en iyi şirketlerle buluşturan Toptalent.co, şirketlerin daha fazla sayıda ve daha yetenekli adayı çekmesi, yeteneklerle etkileşim kurması ve işe alması için güçlü bir işveren markası yaratmalarına yol gösterecek pratik bir rehber yayımladı: “İşveren Markası Rehberi”

Career Builder’ın yaptığı araştırmaya göre güçlü bir işveren markası olan şirketler, aynı sektördeki rakip şirketlere göre yetenekleri çekmede 3,5 kat daha başarılı oluyor. Şirketi özel bir çalışma yerine çeviren değerleri ortaya çıkarmak ve vurgulamak, rekabetten ayrışmak ve şirketi insan odaklı hale getirmek en iyi yetenekleri kendine çekebilmek noktasında önemli bir rol oynuyor.

Bugünün yetenekleri sadece şirkete uygun muyum diye sormuyor, ilaveten şirket bana uygun mu sorusunu da soruyorlar. Şirketin kültürünü, birlikte çalışacağı insanları, şirket çevresini, kariyer basamaklarını ve her gün gidip geleceği işinin neye benzeyeceğini merak ediyorlar. Günün sonunda başvuru yapacağı şirketi seçerken, o şirketi ve kültürünü ne kadar anladığı ve sevdiğine göre başvuru yapıyorlar. Bu sebeple işveren markası bir lüks olmaktan çıkarak şirketler için bir ihtiyaç haline geliyor.

Toptalent.co’nun yayımladığı “İşveren Markası Rehberi”nde şirketlerin neden güçlü bir işveren markasına sahip olması gerektiği şöyle aktarılıyor:

  1. Daha Yetenekli Adayları Çekme

Güçlü işveren markası olan şirketler yetenekleri daha az zaman ve maliyetle çekerler. Yetenekler şirketi ve değerlerini zaten bildiklerinden, kendisiyle şirket arasındaki uyumu hissederler. Tersi de doğrudur, iyi iletişimi yapılan işveren markası şirketle uyumlu olmayacak adayları uzak tutar, bu da ilgisiz adayları ayrıştırmak için harcanacak zamanı azaltır, tasarruf sağlar.

  1. Daha Fazla Pasif Aday Çekme

Güçlü inşa edilmiş bir işveren markası aktif iş arayışında olmayan ancak ilerleyen dönemde yeni bir arayışa girecek adayları çekmekte de etkilidir. CLC (Corporate Leadership Council) tarafından yapılan global bir araştırmaya göre, etkili bir işveren markası olan şirketler daha geniş bir yetenek havuzuna sahip durumdalar. 90 Şirketten 58.000 kişiyle yapılan çalışmada, iyi yönetilen bir işveren markası olan şirketler işgücü havuzunun %60’ına erişebiliyorken yönetilmeyenlerde bu oran %40.

  1. İşten Ayrılma Maliyetinde Düşüş

Mülakat ve işe alım sürecinde beklentileri doğru yönetmeyen şirketler, günün sonunda yüksek ayrılma oranlarının maliyetine katlanmak zorunda kalırlar. İşten ayrılan adayların %35’i neden olarak şirketin kendisini gösteriyorlar.

  1. Daha Düşük İşe Alım Maliyeti

Adaylar, güçlü ve etkili şekilde iletişime taşınmış bir işveren markasına sahip şirketlere başvuru yapmayı daha öncelikli olarak düşünürler. Bu doğru yeteneğe erişmek için harcanan zaman anlamında ve iş ilanının iletişimi anlamında tasarruf anlamına geliyor.

  1. Mutlu Çalışanlar

Çalışanlar kendilerini geliştirdikleri, katkılarının takdir edildiği, çabalarının görüldüğü şirketlerde daha mutlu ve verimli çalışırlar. Mutlu çalışanlar, mutlu ürünler ve hizmetler sunarlar ve bu mutluluk halkası son kullanıcıya (tüketiciye) kadar iner. Başarının bunları takip edeceğini söylemeye gerek dahi yok.

  1. Şirket Fanatizmi

Şirketini ve işini seven çalışanlar bunu çevreleriyle de paylaşırlar. Mutlu çalışanlar hem ticari anlamda hem de şirkete yeni yetenekler kazandırma eşsiz araçlar olabilirler. Şirketi bilen çalışanlar, şirketin nasıl çalışanlar istediğini de bildiklerinden bu anlamda eşsiz aracılar olabilirler.

  1. Asıl Önemlisi

İşveren markası gücüyle finansal performans arasında çok güçlü bir ilişki bulunuyor. Fortune’un yaptığı bir araştırmaya göre, çekici işveren markası olan şirketler, finansal olarak da öne çıkıyorlar. Soyut bir varlık olarak çalışanlarla kurulan güçlü bağlar, uzun vadede şirketin değer zincirinde net şekilde etkisini gösteriyor.

SAS, dünyanın ilk cyborg sanatçısını Analytics Day’de ağırlayacak

Dünya analitik lideri SAS, 13 Şubat’ta gerçekleştireceği “SAS Analytics Day” etkinliği ile bankacılıktan sigortacılığa, telekomdan perakende ve enerjiye kadar, Türkiye’den ve dünyadan üst düzey yöneticileri ve kanaat önderlerini ağırlayacak. Dünyanın ilk cyborg sanatçısı unvanına sahip Neil Harbisson da etkinlikteki konuşmacılar arasında yer alacak.  

Günümüzde, kurumsal ortamlar daha karmaşık ve çeşitli hale gelmeye devam ettikçe, verinin analitik yöntemler, kullanıcılar ve iş süreçleri üzerindeki etkisi aynı oranda etkili olmaktadır. Yapay zekânın uygulanması, tedarik zincirinizin iyileştirilmesi veya müşteri verilerinin anlaşılması başarı açısından kilit rol oynarken, veri de birçok stratejik ve taktiksel kararın katalizörü konumundadır. SAS, veri odaklı kuruluşlarda giderek artan ihtiyaçları bu bağlamlarda ele alırken, analitik yaşam döngüsü içerisinde gelişmekte olan “dijital ekonomi” kavramını da yeniden tanımlayarak, şirketler için hayati önem taşıyacak bir değere dönüştürüyor: Analitik Ekonomisi. Dijital ekonominin yerini almaya başlayan bu yaklaşım, günümüzde veriden bağımsız ele alınamıyor.

SAS, 13 Şubat’ta gerçekleştireceği Analytics Day etkinliği kapsamında, analitiğin ortaya çıkardığı analitik ekonomisi, yapay zekâ, makine öğrenimi, veri gizliliği, veri yönetişimi stratejisi, yapay zekânın müşteri deneyimini nasıl geliştirdiği ve analitik aracılığıyla inovasyonun nasıl mümkün olduğu gibi konuları, Türkiye’den ve dünyadan önemli isimlerle birlikte ele alacak.

Dünyanın ilk Cyborg Sanatçısı Neil Harbisson, Türkiye İş Bankası Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı  Hakan Aran, Yapı ve Kredi Bankası CIO’su Cengiz Arslan, Akbank CAO’su Dr. Attila Bayrak, Turkcell Müşteri Deneyimi ve Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Serkan Öztürk, Boyner Bilgi Teknolojileri ve Operasyondan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Şevket Süreyya Çelikkanat, Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, Teknoloji ve Trend Editörü Serdar Kuzuloğlu ve daha birçok önemli isim, verinin hayatımıza olan etkilerini SAS Analytics Day’de konuklarla paylaşacaklar.

Dünyanın ilk cyborg sanatçısı

SAS Analytics Day’in konuşmacıları arasında yer alan önemli isimlerden biri de, dünyanın ilk cyborg sanatçısı unvanına sahip olan Neil Harbisson. Akromatopsi diye adlandırılan nadir görülür bir hastalık ile dünyaya gelen sanatçı, hastalığı sebebiyle hiç renkleri göremiyordu. Kendisi şu anda kimsede olmayan bir yeteneğe sahip: Renkleri duyabiliyor! Elektronik bir göz renk frekanslarını toplayarak, bunları Harbisson’ın başının arkasındaki bir çipe gönderiyor. Böylece Harbisson, kırmızıyı, sarıyı, pembeyi, moru göremese de frekansını duyarak renkleri ayırt edebiliyor. Harbisson konuşmasında, kendi biyolojik evrimimize aktif bir şekilde katılmamızın artık bir teori değil bir seçenek olduğunu; aynı zamanda kendimizi teknolojiyle birleştirerek, bedenimizin ve algılayıcımızın tasarımcısı olabilmemizin ve hayatta kalma olasılıklarımızı artırabilmemizin ayrıntılarını paylaşacak.

SAS HAKKINDA

SAS, iş analitiği yazılım ve servislerinde dünya lideri ve iş zekâsı alanında en büyük bağımsız çözüm sağlayıcıdır. SAS, 70.000’den fazla kurulumda, yaratıcı çözümleriyle müşterilerinin performanslarını geliştirmelerine yardımcı olmakta ve daha doğru, hızlı karar vermelerini sağlayarak onlar için değer yaratmaktadır. Kısaca SAS, 1976’dan bu yana dünyanın dört bir tarafındaki müşterilerini ‘BİLMENİN GÜCÜ’ ile tanıştırmaktadır.

“Askaynak’tan Yeşil Bilgiler”le Kaynak Uygulamalarının Güvenliği Artırıyor!

Kaynak sektörünün lider kuruluşu Eczacıbaşı-Lincoln Electric Askaynak, kaynak işlemlerinin doğru ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi için gerekli uzman bilgileri  “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler” projesiyle kaynak ustalarıyla buluşturuyor. Ürünlerinin kalitesi ve teknolojisiyle fark yaratan Askaynak, proje kapsamında youtube sayfası üzerinden hazırladığı videolarla iş güvenliği konusunda dikkat edilecek noktaları paylaşıyor. “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler”e ait tüm videolara buradan ulaşabilirsiniz.

40 yılı aşkın tecrübesiyle kaynak sektöründe öncü çalışmalara imza atan Eczacıbaşı-Lincoln Electric Askaynak, “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler” projesiyle, kaynak ustalarına güvenli ve kaliteli kaynak uygulamaları gerçekleştirmeleri için destek oluyor. Askaynak’ın 2016 yılında müşterilerini, çalışanlarını ve tüm paydaşlarını, dünyayı daha yaşanabilir ve güvenli bir yer yapmaya davet ettiği “Kaynakta Yeşilin Gücü” anlayışı çerçevesinde hayata geçen “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler” projesi, güvenli kaynak uygulamaları için yapılması gerekenleri ayrıntılı olarak kaynak ustalarına sunuyor.

Ürünlerinin kalitesi ve teknolojisiyle fark yaratan Askaynak, “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler” projesi kapsamında youtube sayfası üzerinden paylaştığı, uzman bilgi içeren videolarla iş güvenliği konusunda dikkat edilecek noktaları aktarıyor. Böylece kaynak ustaları; en temel kaynak uygulamalarının hazırlık süreçleri, emniyet kontrolleri, en doğru yöntemleri ve hatalı kullanımları ile ilgili bilgilere Askaynak’ın alanında uzman ekibi tarafından hazırlanan ve uygulamalı anlatım içeren videolarıyla kolayca erişebiliyor.

Gaz basınç regülatörünün takılması ve çıkartılması, gazların sızdırmazlık testlerinin yapılması, oksi-propan ve oksi-asetilen ile alev oluşturulması ve sonlandırılması, aşındırıcılar ile kesme ve taşlama işlemleri yapılması gibi temel işlemlerin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi, oksi-gaz uygulamalarında güvenlik için gerekli ekipmanlar gibi elzem bilgilerin yer aldığı “Askaynak’tan Yeşil Bilgiler” videolarına buradan ulaşabilirsiniz.

Hitachi Vantara, IoT İnovasyonu Kategorisi’nde “IoT Breakthrough Ödülü”nün Sahibi Oldu

Hitachi Lumada IoT Platformu, “2018 Yılının Kurumsal Çözümü” unvanını elde etti.

Hitachi Ltd.’nin yüzde yüz iştiraki olan Hitachi Vantara’nın, Hitachi Lumada IoT Platformu, IoT Breakthrough tarafından Yılın Kurumsal Çözümü Kategorisi’nde “2018 IoT İnovasyon Ödülü”ne layık görüldü.

IoT Breakthrough Ödülleri, nesnelerin interneti (IoT) pazarında yenilikçiliği destekleyen örnek şirketleri ve yenilikçi teknolojileri belirliyor. Bu yıl, endüstriyel ve kurumsal IoT, akıllı şehirler, bağlantılı evler, ev otomasyonu ve bağlantılı arabalar gibi birçok farklı kategorinin yer aldığı ödüllere dünya çapında 3000’den fazla aday gösterildi. Tüm adaylar, IoT endüstrisi uzmanlarından oluşan bağımsız bir kurul tarafından incelendi ve değerlendirildi. En yüksek puanları alan adaylar kendi kategorilerinde birinci oldular.

İnternete bağlı cihazlar, özel amaçlı işler ve endüstriyel makinelerin sayısı arttıkça veri üretimi de daha önce hiç olmadığı kadar hızlı gerçekleşiyor. Çok sayıda kurum üç aşamalı ve zorlu bir süreçle karşı karşıya. Şirketler farklı kaynaklardan elde edilen verilerin hacmini, çeşitliliğini ve karmaşıklığını hem uç noktalarda hem de merkezde analiz etmeli ve yönetmeli, ardından analizlerin sonucundan iş değeri çıkarmalılar. Hitachi, Lumada’yı bu süreçleri göz önünde bulundurarak geliştirdi.

Lumada, kurumsal ve endüstriyel müşterilerin insan, makine ve BT verilerini bir araya getirerek faaliyetleri ve bağlantılı varlıklarının 360 derecelik bir görünümünü elde etmesini, daha akıllı kararlar alabilmesini ve daha iyi sonuçlar elde etmesini sağlıyor. Platform yerinde kurulabildiği gibi bulut veya hibrit ortamlardan da uygulanabiliyor. Modüler ve uyum sağlayabilen mimarisi sayesinde platform, müşterilerin mevcut veri altyapısı yatırımları ve BT ortamlarını kolaylıkla tamamlayabiliyor. Lumada, kurumsal ve endüstriyel müşterilerin işletme ve çalışma verilerini hızla işleyebilmelerine, derinlemesine analizler yapmalarına ve IoT çözümlerinin tam potansiyelini fark etmelerine yardımcı olan basit bir yöntem sunuyor.

Hitachi Vantara Baş Ürün ve Strateji Yöneticisi Brad Surak, “IoT Breakthrough tarafından IoT İnovasyonu kategorisinde Yılın Kurumsal Çözümü Ödülü’ne layık görülmek bizim için büyük bir onur. Lumada platformu, müşterilerimizle birlikte geliştirdiğimiz IoT çözümlerinde öğrendiğimiz ve edindiğimiz bilgiler olmadan, çığır açan özelliklerine sahip olamazdı. IoT çağının gerçek öncüleri onlar. Onlarla birlikte işletmelerin ve tüm dünyanın çalışma şeklini değiştren veri odaklı çözümleri geliştirdiğimiz için kendimizi ayrıcalıklı hissediyoruz” dedi.

IoT Breakthrough Yönetici Direktörü James Johnson, “Tüm dünyada IoT teknolojisinin hızlı büyümesinin temelinde, şirketlere kritik verilere erişip hizmetlerini ve ürünlerini geliştirme fırsatı veren büyük veri bulunuyor. Hitachi Lumada IoT Platformu, kurumların IoT verilerinin ve bağlantılı varlıklarının yönetiminde ve analizinde karşıklaştıkları zorlukları aşmalarına yardımcı olan kapsamlı bir çözüm sunuyor.  Hitachi’nin gösterdiği çabayı, ‘2018 IoT Breakthrough Yılın Kurumsal IoT Çözümü Ödülü’yle taçlandırmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

Hitachi Lumada Platformu hakkında daha fazla bilgi edinmek için  https://www.hitachivantara.com/en-us/products/internet-of-things/lumada-ecosystem/iot-platform.html adresini ziyaret edebilirsiniz.

HyperX Dünyanın Kızılötesi Teknolojisiyle Senkronize Edilen İlk DDR4 RGB Belleğini Duyurdu

Yenilikçi HyperX Predator DDR4 RGB Bellek, Kızılötesi Teknolojisinden Faydalanarak

Gelişmiş Bir Görüntü Deneyimi için Modüllerin RGB Aydınlatmalarını Senkronize Ediyor

 

Kingston® Technology Company Inc‘in oyunculara yönelik bölümü olan HyperX®, IR (kızılötesi) teknolojisiyle senkronize edilen RGB aydınlatmaya sahip dünyanın ilk bellek modülü Hyper® Predator DDR4 RGB’yi duyurdu. HyperX her bir bellek modülüne IR iletişim kanalları ekleyerek birden fazla modülün LED aydınlatmasını senkronize etmesini ve böylece olağanüstü renk ve desenler oluşturmasını sağladı. Doğrudan anakarttan güç alan, patent başvurusu yapılmış bu teknoloji, oyun ve hız aşırtma PC’leri ve kendi sistemlerini kuranlar için RGB belleklerle gelişmiş bir görsel deneyim sunuyor. [https://www.youtube.com/watch?v=HSJfbnkkBhs]

HyperX Müdürü Kristy Ernt, “Performanslı ve hız aşırtmalı belleklerde 15 yıldır lider olan HyperX, bu eşsiz RGB bellek teknolojisini CES 2018’e ve pazara getirmekten heyecan duyuyor. IR teknolojisiyle HyperX Predator DDR4 RGB bellekleri senkronize ederek, PC’lerdeki RGB aydınlatma için yepyeni bir deneyim sunuyor, oyuncuların ve hız aşırtma tutkunlarının oyun deneyimlerini daha da kişisel hale getirebilmelerini sağlıyoruz.” dedi.

IR ile senkronize edilen RGB aydınlatma kontrolüne ek olarak, Predator DDR4 RGB modülleri uyumlu RGB kontrol yazılımına sahip anakartlara takıldığında birden fazla aydınlatma profiline destek verebiliyor. HyperX, Predator DDR4 RGB bellekleri; ASUS Aura Sync, Gigabyte RGB Fusion ve MSI Mystic Light Sync gibi kontrol yazılımlarına uyumlu hale getirmek için anakart iş ortaklarıyla birlikte çalışarak testler yapıyor. Bunlara ek olarak, In-Win gibi kasa markaları da RGB aydınlatma ve kontrolü için özellikler ekliyor.

Bulunabilirlik

Predator RGB Bellekler 2. çeyrekte piyasaya sürülecek. Fiyatlar, bellek uyumluluğu ve kit yapılandırmaları hakkında ek bilgiler piyasaya çıkış döneminde verilecektir.

E-spor ve geleneksel spor topluluklarının lider destekçilerinden HyperX, en son Dallas Mavericks ve NBA2K takımı Mavs Gaming ile işbirliği yaparak NBA ve e-spor takımlarına desteğini sürdürüyor. NBA’den diğer etkili kişiler ve e-spor takımları arasında Philadephia 76ers ve e-spor takımı Team Dignitas, Boston Celtics’ten Gordon Hayward, Sacramento Kings’ten De’Aaron Fox, Echo Fox e-spor takımının sahibi Rick Fox ve Utah Jazz ve Detroit Renegades’in sahibi Jonas Jerebko yer alıyor. Gelecek e-spor turnuvaları, duyuruları ve aktiviteleri hakkında daha fazla bilgiyi bu adreste bulabilirsiniz :https://www.hyperxgaming.com/